StatCounter

##################################################### #####################################################

11 Haziran 2010 Cuma

KOÇLUK ÜZERİNE Müge Cantekin, Yönetim Danışmanı-Eğitmen

Koçluk bireyin kendi yansımasını net olarak gördüğü bir ayna. Bu ayna olayları,insanları ve sonuçları bireye tam netlikte ve çıplaklıkta gösteriyor. Tıpkı Jastein Gaarder’in Sofi’nin Dünyası kitabında bir binbaşının evinde Sofi’nin kendini izlediği ayna gibi bir ayna koçluk. Kitabın bir bölümünde Sofi bir binbaşının evine gider ve komodinin üzerin duran aynada kendine bakar. Ayna diğer aynalar gibi Sofi ne yaparsa onu yansıtmaktadır. Bir süre ayna karşısında değişik hareketler yapar ve kendini izler. Sonra bir an için Sofi aynadaki kızın her iki gözünü de kırptığını fark eder. Bu nasıl mümkün olabilir? Sofi iki gözünü de kırpmış olsa aynadaki görüntüdeki kızın her iki gözünü birden kırpmış olduğunu nasıl görebilir?

Son dönemlerde, iş temposundaki artış, şirketlerin yapısında ve iş alanlarındaki değişen dinamikler, işten çıkarmalar ve işe alımlar aslında özet olarak değişim, koçluğu şirketlerin en önemli odak noktalarından biri haline getirdi. Danışmanlık ve mentörlükten farklı olarak koçluk bugüne ve geleceğe odaklanan yönüyle bireylerin kendi yaşamlarından ve farklılıklarından yola çıkıyor.

Koçluğun temel felsefesinde bireyler eşsiz bir öze sahiptirler ve aslında bu farklılık onların yaşam içerisinde olmak istediklerine ilişkin potansiyeli içermektedir. Bugünün yaşam düzeni ve temposu içerisinde bireyler bu potansiyellerini göz ardı etme veya bu potansiyeli ortaya çıkarmayı erteleme eğilimi içerisine girmiş olabilirler. İşte tam böyle bir noktada koç, Sofi’nin aynası türünden bir görevi üstlenir. İyi bir koçluk desteği ile gözlerimizin kapalı olduğu alanları da böylelikle keşfeder ve asıl potansiyeli ortaya çıkarırız. Koç ve koçluk alan kişi arasında bu süreçte en iyi yardımcılar sorulardır. İyi cevaplar ancak iyi sorular varsa ortaya çıkarlar. Gaarder Sofi’nin yolculuğunu da böyle başlatmıştı: sorularla. Kendisine gelen bir mektup’ta “dünya nasıl meydana geldi” sorusu yazılıydı. Sofi “Hiç fikrim yok. Kim bilebilir ki böyle bir şeyi?” diye düşünmüş ama ardından şöyle demişti “Hayatında böyle bir soruyu hiç değilse sormuş olmak gerekir.” Yazının geri kalan kısmını koçluk ile ilgili sorular ve cevaplara teslim ediyoruz.

İş yaşamında koçluk ne anlama gelir?
Profesyonel koçluk bireylerin, yaşamlarında, kariyerlerinde, işlerinde ve örgütlerinde sıra dışı olumlu sonuçlar elde etmelerine yardımcı olan profesyonel bir ilişkidir. Koçluk sürecinde bireyler: 1.Öğrenimlerini derinleştirirler, 2. Performanslarını geliştirirler, 3. Yaşam kalitelerini arttırırlar. Özellikle yönetici koçluğu sürecinde yapılan araştırmalar iş bağlamında koçluk ile bireylerin performanslarının arttığını ve yöneticilerin kendi hedeflerini geliştirme ve buna ulaşmada başarı sağladıklarını göstermektedir.*

Bir koçun görevleri nelerdir?
Uluslararası Koçluk Federasyonunun koç görev tanımlarına göre: İnsanlar yaratılışları itibariyle yaratıcı, kaynak sahibi ve bir bütündürler. Bu tanım itibariyle koç, hizmet verdiği bireyin, başarmak istediğini keşfetmek, netleştirmek ve odaklamak; öz-keşfini desteklemek; çözümler ve stratejiler geliştirmesine yardımcı olmak ve bu sürece odaklı ve sadık kalmasını sağlamak ile sorumludur.


Koçluk ilişkisi nasıl başlar ve nasıl sürer? Değişime uğrayabilir mi?
Koçluk bireyle olan çalışmalarda bireyin gündemini, takım ile olan koçluk sürecindeyse takım birey ve takım genel gündemini temel alır. Gündemi belirleyen birey olduğundan,çerçeveye sadık kalması kendisi için daha kolaydır.Koçluk ilişkisi kesin ve net hatlarla saptanmışsa gündem sabitlenebilir. Ancak yine de unutmamak gerekir ki iş yaşamı yaşamın diğer alanlarından bağımsız değildir. Bir yönetici koçluğu sürecinde iş ile ilgili bir gündeminin özel yaşantısındaki bir problemle bağlanması da olasıdır. İşle ilgili küçük bir konu üzerine başlayan bir koçluk ilişkisinin iş-yaşam dengesi gibi daha büyük bir konuya dönüşmesi mümkündür. Böyle bir durumda koçun sadece yönetici koçu şapkasını değil gerekli görülüyorsa yaşam koçu şapkasını da yanında bulundurması gerekir.

Şirketlerde koçluk süreci kimler tarafından başlatılmaktadır?
Koçluk sadece Türkiye’de değil aynı zamanda bütün dünyada etkileri yeni yeni anlaşılmaya başlanan bir çalışma alanıdır. Harvard Business Review Ocak 2009 sayısında yayınlanan bir istatistiğe göre şirketlerde koçluk sürecini başlatan kesim %29,5 ile insan kaynakları departmanı, %28,8 ile koçluk alan kişi,%23 ile yönetici ve %18,7 diğer olarak tanımlanmaktadır. Yapılan çalışmalarda bireylerin talebi ile başlatılan ve koç seçimine dahil olan çalışanların bu süreçten daha fazla verim sağladıkları belirtilmektedir.

Şirketlerde hangi amaçlarla koçluk alınabilir?
Yapılan araştırmalar koçluk süreçlerinin şirketlerde performansı arttırdığını, stres düzeyini düşürdüğünü, iletişim süreçlerini güçlendirdiğini ve genel hedef zaman planlamasının etkinliğini arttırdığını göstermektedir. Bu nedenle koçluk, bir şirket için değişim gerekliliği algılanan herhangi bir çalışma alanı üzerinde yoğunlaşabilir.

İyi bir ayna seçimi?
Koçluk sürecinin en önemli aşaması koçluk almak isteyen kişi, takım veya şirketlerin kimi kendilerine koç olarak seçeceklerine karar verdikleri aşamadır. Bireyin kendisine uygun görmediği, çalışmaktan keyif almadığı ve en önemlisi herhangi bir nedenden ötürü güvenmediği bir koç ile bu süreçten fayda sağlamak mümkün değildir. Aynanın yani koçun iyi bir yansıtma yapabilmesi için öncelikle kendi karakter yapısının dinlemeye uygun ve bireylerin zaten verimli ve nitelikli olduğuna inancının tam olması gerekir. Bu bağlamda iyi bir koç için öncelikle farklılıkları anlamış, kabul etmiş ve güvenli bir karakter yapısı gerekir. Yeni bir çalışma alanı olması yanında bugün Uluslar arası Koçluk Federasyonu tarafından kabul görmüş koçluk okullarından birinden eğitim almış ve akredite bir koç olması, benimsenmiş ve işe yarar metodolojilerle bu sürecin şirketin ve bireyin ihtiyacını kısa zamanda ve arzu edilen şekilde karşılanması açısından önemlidir.

Koçluk bugün hayatın her alanında bireylerin kendilerini gerçekleştirebilmeleri için olumlu adımlar atmasına yardımcı olan bir çalışma alanı ve çoğu zaman bireylerin kendi başlarına yaratamadıkları bir farkındalığı yakalamalarına yarayan bir ayna. Bu farkındalığın da ötesinde koçluk diğer pek çok gelişim aracından farklı olarak, gerek iş yaşamında gerekse özel yaşam alanında bireylerin yeni ve olumlu bir öğreti ile tek başlarına devam edebilmelerini sağlıyor. Yeni bir çalışma alanı olması ve bu alanda normların yeni yerleşmeye başladığını göz önünde bulundurduğumuzda konuyla ilgili cevaplanması gereken diğer pek çok soruyu da başka bir yazı buluşmamıza bırakıyoruz.

*Harvard Business Review,Ocak 2009


Müge Cantekin

Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun olduktan sonra İngiltere University of Northampton’da işletme dalında yüksek lisansını tamamladı. İş yaşamına İzgörenAkın’da eğitmen ve yönetici olarak başladı. Bu dönemde pek çok kurum ve kuruluşta eğitimler verdi ve danışmanlık projelerinde çalıştı. 2003 yılında Birleşmiş Milletler’in bir kolu olan Uluslararası Çalışma Örgütü’nde (ILO) çalışmaya başladı. Bu süre AB fonlarıyla gerçekleştirilen Türkiye Tekstil Sektörü İşçi- İşveren İlişkileri ve Sosyal Denetleme projelerinde eğitmen ve danışman olarak görev aldı. 2005 yılında kariyerine serbest danışman ve eğitmen olarak devam etme kararı aldı ve Adler International Learning koçluk eğitimlerini tamamladıktan sonra yönetici koçluğu alanında da çalışmaya başladı. Bugüne kadar sektörünün öncü pek çok kurum ve kuruluşuna yönetim ve kişisel gelişim alanında eğitimler verdi. Müge Cantekin halen eğitmen, danışman ve yönetici koçu kimlikleriyle kurum ve kişilerin gelişimine destek vermeye çalışmaktadır. Bu yolculukta alan tecrübe ve bilgisine ek olarak bilimin de desteğini almak ve yaymak amacıyla Başkent Üniversitesi’nde yönetim ve organizasyon alanında doktora programına devam etmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder